Türkiye’nin artan ihracatı ve Rusya’nın Ukrayna’ya düzenlediği askeri harekat nedeniyle Karadeniz’de kimi limanlar kullanılamıyor…
Bu türlü olunca da hudut kapılarında tır yoğunluğu arttı.
Araç çıkışlarında yüzde 30 artış
Trakya Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü bilgilerine nazaran, Bulgaristan’a açılan Hamzabeyli ve Kapıkule hudut kapılarında bilhassa ocak, şubat ve mart aylarında yoğunluk başladı.
Hamzabeyli’de günlük tır geçişleri 600’den 900’e, günlük 900 tırın çıkış yaptığı Kapıkule Hudut Kapısı’ndan ise sayı 1200’e çıkarken, araç çıkışlarında yüzde 30 artış yaşandı.
Günlerce bekliyorlar
Trakya Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü yetkilileri, deniz yoluyla giden ihraç yüklerinin kara yoluyla taşınmasının hudut kapısında yoğunluğu artırdığını ve kuyrukların bu nedenle de uzadığını söylüyor.
Hamzabeyli Hudut Kapısı’nda kuyrukta çok sıcak altında günlerce kalan tır şoförleri, bekleyişlerinin sıkıntıya dönüştüğünü belirtiyor.
25 kilometrelik kuyruk
Bulgaristan’ın yoğunluğa yanıt verememesi nedeniyle evvelki gün Hamzabeyli’de 40 kilometreye kadar uzanan tır kuyruğu, Türk makamlarının Bulgaristan tarafıyla görüşmesi sonucu biraz olsun azalmaya başladı.
Hamzabeyli’de kuyruk 25 kilometreye, Kapıkule Hudut Kapısı’ndaki tır parklarında çıkış için bekleyen 4 bin tır sayısı ise 2 bin 500’e kadar düştü.
İki hudut kapısında bu sayılarla birlikte tır geçişlerinde yüzde 30 artış yaşandığı görüldü.
“Hiç umursamıyorlar”
Meslek hayatı boyunca bu derece uzun kuyruğa denk gelmediğini söyleyen şoför Mustafa Öztürk, “Bu 1 aydır sürüyor. Hayatımda bu türlü bir sıraya hiç denk gelmedim. Lakin bu gidişle daha da makûs olacak. Düzgüne giden bir tarafı yok. Hiç umursamıyorlar. Bizden para kazanıyorlar lakin nedense bizi düşünerek hareket etmiyorlar. 1 arabayı 15 dakikada denetim ediyorlar. Bulgaristan’ı geçmek 2-2,5 saati buluyor. Kapıkule’den gelen otomobiller da var. Yoğunluğun sebeplerinden birisi de o. Yıllardır bu sıkıntıyı çekiyoruz. Burada tesis olması lazım. Olmadığı sürece burada kaza, bela, insan kaçakçılığı bitmeyecek. İnsan tuvaletini yapamıyor, yemeğini yiyemiyor. Nereye kadar bu sabrı göstereceğiz?” dedi.
“Mülteciler var, otomobilimize biniyorlar”
En büyük ezayı yolda beklerken çektiklerini söyleyen Dursun Çalışkan da, “1 haftadır Hamzabeyli yolundayız. Yediğimiz, içtiğimiz muhakkak değil. Geceleri uyuyamıyoruz. Mülteciler var, otomobilimize biniyorlar. Çok sorun yaşıyoruz. Biz yurt dışına çalışıyoruz. 1 hafta yatan maldan ne olacak? Sıcaktan etkileniyor. Sıra 40-50 kilometreye dayanmış. Dolabımızda ekmeğimiz varsa yiyoruz. Yolda lokanta yok. Hamzabeyli’ye vardığımızda da orası değerli. Otomobilimizde su varsa, başımızı yıkıyoruz. Devletimiz sıra durumuna el atsa ve park yapsa daha uygun olur. Yolda beklemeyiz, parka sarfiyat duşumuzu yaparız, yemeğimizi yeriz. 40 yıldan beri sürücüm. Birinci kere bu türlü bir kuyruğa giriyorum. Olağanda 15-20 kilometreden girerdim, Edirne’ye döndüğümde 40 kilometreydi.” diye konuştu.
“Artık sürücülüğü yapmak istemiyoruz”
2 gündür sırada olduğunu belirten tır Şoförü Salih Görgü ise “Sıranın durumu çok makûs. 2 gündür sıradayız lakin 2 gün daha sürer. Bizden tako istiyorlar. Bulgaristan’a geçeceğiz lakin nasıl geçeceğiz? 4 gün sırada kalıyorsun; ne uyku, ne tuvalet, ne yemek var. Dolaba yemek koyuyorsun, 4 gün sonra bayatlıyor. Arabayı bırakamıyoruz. Kaç oldu burada kazalar oluyor. Hükümetin buna bir deva bulması lazım. Sahiden çok güç durumdayız. Artık sürücülüğü yapmak istemiyoruz. Zira olmuyor.” sözlerini kullandı.
“Yemeğimiz, içeceğimiz yok”
25 yıllık tır sürücülüğü yapan Fahri Giritçioğlu da cumartesi gününden bu yana sırada beklediklerini belirtti.
DHA’ya konuşan Giritçioğlu, “Biz burada 24 saat arabayı beklemek zorundayız. Bulgar mı çalışmıyor, Türkiye mi çalışmıyor bilmiyorum. 40 kilometre sıradan girdik, daha da dünya kadar yolumuz var. Sabrediyoruz, bir dilim ekmeğimizi kazanmak için bekleyeceğiz. Bizlere sahip çıkılmasını istiyoruz. İnsani gereksinimlerimiz oluyor. Yemeğimiz, içeceğimiz yok.” diye konuştu.
